Av.Tolunay Cengiz tarafından hazırlanmıştır.
İşyeri Hekimliği Belgesinin Kiralanması Konusunda Hukuki Değerlendirme
İş ve çalışma hayatının vazgeçilmez unsurlarından biri olan çalışanların iş sağlığı ve güvenliğinin
sağlanmasına ilişkin düzenlemeler sonucu ortaya çıkan işyeri hekimliği müessesesi, çalışanların iş
yerlerinde güvenli ve sağlık bir biçimde çalışmaları açısından çok büyük önem arz etmektedir.
İşyeri hekimini, iş yerindeki sağlık risklerini önceden belirleyerek çalışanların sağlık durumunu
izleyen ve iş kazaları ile meslek hastalıklarını önlemeye yönelik tedbirler geliştirme çabasında olan
profesyonel bir sağlık çalışanı şeklinde tanımlamak yanlış olmayacaktır.
Bir tıp hekiminin işyeri hekimi olarak görev alabilmesinin temel şartı, işyeri hekimliği belgesine
sahip olmasıdır. Bunun için hekimin, İşyeri Hekimi ve Diğer Sağlık Personelinin Görev, Yetki,
Sorumluluk ve Eğitimleri Hakkında Yönetmelik’te belirtilen kapsamda eğitimi tamamlamış olması
ve ÖSYM tarafından gerçekleştirilen İş Sağlığı ve Güvenliği Genel Müdürlüğü İş Yeri Hekimliği ve
İş Güvenliği Uzmanlığı Sınavı’ndan geçer not alması gerekmektedir.
İşyeri hekimlerinin, belgelerini kiralama gibi etik dışı yollara başvurduğu iddiaları her geçen gün
artmaktadır. Bu konuda, yetki belgelerinin kiralanması ya da gerçekte işyeri hekimi istihdam
edilmeden yasal yükümlülüklerin kağıt üzerinde yerine getiriliyor gibi gösterilmesi, hem hukuka
hem de iş sağlığı ve güvenliği ilkelerine aykırıdır. Bu tür durumlar, hem işveren hem de belgelerini
kiraya veren hekim açısından ciddi idari ve cezai yaptırımları beraberinde getirir.
İşyeri Hekimi ve Diğer Sağlık Personelinin Görev, Yetki, Sorumluluk ve Eğitimleri Hakkında
Yönetmelik hükümlerince işyeri hekiminin çalışan sağlığını koruma ve iş güvenliği kurallarına
uyulup uyulmadığını denetleme gibi görevlerini bizzat yerine getirmesi zorunludur. Buna ilişkin
işyeri tehlike sınıfı ve çalışan sayısına göre belirlenecek sürelerde işyerinde bulunma zorunluluğu
da ayrıca mevcuttur.
6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanununa göre işverenlerin, iş yerinde bir işçi dahi çalıştırıyor
olması durumunda bir işyeri hekimi görevlendirmesi gerekmektedir. Aksi takdirde bahsi geçen
kanun hükümlerince, çalışan sayısı baz alınarak idari para cezaları öngörülmüştür. Bu nedenle
işverenin işyeri hekimi görevlendirmemesi durumunda veya işyeri hekimliği belgesi kiralayarak
usulsüz bir işlem yapması ve kağıt üzerinde hekim görevlendirmiş gibi hareket etmesi durumunda
da idari para cezaları gündeme gelecektir.
İşyeri hekimi açısından ise İşyeri Hekimi ve Diğer Sağlık Personelinin Görev, Yetki, Sorumluluk ve
Eğitimleri Hakkında Yönetmelik’in 41.maddesi hükmünce işyeri hekimliği belgesinin askıya
alınması ve iptal edilmesi gibi sonuçlar ortaya çıkacaktır. İlgili madde hükmünce toplamda 100 ihtar
puanına ulaşan işyeri hekiminin belgesi askıya alınacaktır. İhtar puanları yine aynı Yönetmelik’in
Ek-11’inde belirtilmiştir. Bunun yanı sıra işyeri hekimliği belgesinin, Yönetmelik’in 41. maddesinin
5. fıkrasının ç bendinde; “ç) Sunmakla yükümlü oldukları hizmetlerin tamamını veya bir kısmını
devretmeleri halinde altı ay süreyle askıya alınır.” şeklinde hükmolunmuştur. Bu durumda belgesini
kiraladığı, başkalarına kullandırdığı tespit edilecek hekimlerin işyeri hekimliği belgesi, 6 ay süreyle
askıya alınacaktır. İlgili maddenin devam fıkralarında da belirtildiği üzere, bir vize döneminde
işyeri hekimliği belgesinin 3 kere askıya alınması veya askı süresi içerisinde belgenin kiralanması/
kullandırılması durumunun tespiti halinde işyeri hekimliği belgesi iptal edilecektir.
Belgenin kiralanması, kullandırılması konusunda idari ceza ve iptal işlemlerinin yanı sıra hekim ve
işveren açısından cezai yaptırımlar da söz konusu olabilecektir. Örneğin, işyerinde bir iş kazası
olması ve çalışanın yaralanması/ölmesi durumunda, işyeri hekimi bizzat orada bulunmadığı ve iş
güvenliği kurallarının sağlanmasının denetimi görevlerini gereği gibi yerine getirmemiş
olacağından, meydana gelecek kazadan asli kusurlu sayılacak ve taksirli yaralama/öldürme hatta
olayın oluş biçimi ve niteliklerine göre kasten yaralama/öldürme suçlarından ceza alınması söz
konusu olacaktır. Bununla birlikte kiralanan/kullandırılan belgenin üzerinde değişiklik yapılması da
söz konusu olursa aynı zamanda resmi belgede sahtecilik suçu oluşacağından, yine hekim ve
işverenin ceza alacağını belirtmek gerekir.
Tüm bu hususlara ek olarak, denetim sonucu belgesini kiraladığı/kullandırdığı tespit edilen hekim
hakkında tabip odası nezdinde disiplin soruşturması açılacak, soruşturma neticesinde disiplin
cezaları da ayrıca gündeme gelecektir.
Açıklanan tüm bu bilgileri özetlemek gerekirse, işyeri hekimliği belgesinin kiralanması, iş sağlığı
ve güvenliği ilkelerine aykırı olduğu gibi, hem işveren hem de belgelerini kiraya veren hekim
açısından ciddi hukuki, cezai ve idari yaptırımlara yol açmaktadır. 6331 sayılı İş Sağlığı ve
Güvenliği Kanunu’na göre işverenin işyeri hekimi görevlendirmesi zorunludur, aksi takdirde idari
para cezaları uygulanır. Ayrıca, belgelerini kiralayan hekimin işyeri hekimliği belgesi Yönetmelik
gereği askıya alınabilir veya tekrarlanan ihlallerde iptal edilebilir. Kiralanan belgelerle
gerçekleştirilen usulsüzlükler, iş kazası veya meslek hastalığı gibi durumlarda hekimin asli kusurlu
sayılmasına neden olabilir ve Türk Ceza Kanunu uyarınca taksirle yaralama, öldürme ya da belgede
sahtecilik suçlarından cezalandırılması gündeme gelebilir. Bununla birlikte, tabip odası nezdinde
disiplin soruşturması açılarak hekimlik mesleğinin ifa edilmesi açısından da sonuçlar doğabilir. Bu
tür etik dışı uygulamalar, çalışanların güvenliğini ciddi şekilde tehlikeye atmakla birlikte, meslek
itibarına da zarar vermektedir.